Mapushâne
Mapushane dediğin
İki ranza dört duvar
Dıştan içe geçtiğin
Çilesinin adı var
İncir koydum adını
Bilen bilir tadını
Sevdim güzel kadını
Zehir zıkkım tadı var
Açık hava mavi dam
Volta atar bir adam
Bu ne hazin bir endam
Taş yığını hayâl var
Duvarında resimler
Sıra sıra isimler
Kara kalem çizimler
Arkasında tarih var
Tarih yazar ranzada
Gözü kalmaz arkada
Gönlü baki rızada
Adı yoksa sanı var
Düşündükçe yüzleri
Uyku tutmaz gözleri
Yürek delen sözleri
Saklamaya andı var
Çatık kaşlı gardiyan
Uyku delen bir çiyan
Yatar yatmaz kalk uyan
Sabah akşam sayım var
Sayım bensiz sayılmaz
İdamlıklar asılmaz
Yardan geçen uslanmaz
İstikbalden haber var
Haber nurdan nişâne
Nakış işler divâne
Zuhur vakti meydane
Çıkmak için sabrı var
Sabrı selim sevgili
Sallar köşkten mendili
Sade kalpler ilgili
‘’Adıbelli’’ izi var
İzinden bul izini
Sesinden bul sesini
Gizinden bul gizini
Kıyamete ramak var
Deme sonra ne oldu
Sular seller göl oldu
Ne olduysa o oldu
Hakk’ın emri ölüm var
25 ARALIK 2012
SİLİVRİ